Kripto – Özel Bölüm

Journalist: Merhaba. Bu hızlı kripto röportajı için size müteşekkirim.
Baran: Yoğun istek olunca dayanamadım.

Journalist: Yoğun istek kimin tarafından geldi acaba?
Baran: Kendimin…

*

Journalist: Malum, dün kriptolar çakılınca insanlar panikledi.
En çok almaları için teşvik eden sizdiniz. Ne düşünüyorsunuz?
Baran: Neyin doğru olduğunu bilmek kolay, fakat neyin yanlış olduğunu bilmek…
İşte bu işin en zor kısmı…

İnsanlar çamaşır makinesi seyreden kediler gibi ekranlara bakakaldı.
Herkes kırılmaz camlı odaya hapsoldu.
Kişi dış dünyayı net görüyor, fakat gördüğünü anlayamıyordu…

Farz edelim siz karda yürümekten hoşlanmazsınız; peki bunu herkesin bilmesi size ne kazandırır?
Yani siz, on gün önce 1 milyon dolarlık kripto alsaydınız ve ıssız adaya düşseydiniz ne olurdu?

Kriptolar çakıldı; beş ay geçti ve her gün yeni ATH’ler kırdı.
Altı ay sonra adadan kurtuldunuz ve sanal cüzdanınız karla dolu…
Paranızı bozmadığınız an, düşüşler sizi ilgilendirmezdi.
Zararına satmadığınız sürece zararda değilsiniz.

Şu an kriptolarda son 5 yıl grafiğine baktığımızda inanılmaz düşüşler görürüz.
Ama bizi ilgilendirmez. Fakirdik de ondan…
Dalgalanmalar dün olmuş, bugün var, yarın olacaklar…
Depresif geçmişi, kaygılı geleceği, huzurlu bugünü yaşar.

100 yıl sonra dünyada olmayacağımız için üzülürüz.
Fakat 500 sene önce doğmadığı için üzülen var mı?
Bunun nedeni: bilinçtir!
Çünkü bilmediğimiz her şey bizim için yok sayılır…
Oysa 500 yıl önce ve 500 yıl sonra yaşamamızın farkı yoktur.
5 milyarlık dünya için insan ömrü, mikroskobik bir zaman…

*

Satmayı düşünmediğiniz sürece evinizin değer kaybı sizi bağlamaz.
Zararınız sıfırdır!
Kriptoda, yükselince coşmamak, inince korkmamak gerekir.
Genelde çıkışlar asansörle, inişler merdivenle olur.

Yükselene yatırım yapmak iyi fikir gibi duruyor.
Cesaretiniz var mı peki; düşerken almaya?..
İşte risk budur! Ancak parayı da böyle kazanırsınız.
Şimdiyse analar ağlıyor…
“Bitcoin, dobarla bırahma gendini quzum,” vaveylaları yürekleri dağlıyor.

Journalist: Peki insanlar kripto paralara neden aşırı ilgi gösterdi?
Baran: Bunun için tarih bilmek gerekir:
Çinliler ilk kumar kaydını M.Ö. 2300’de şerh düştü.
Yani 5.000 yıllık yazılı insanlık tarihi kadar; ve öncesi de var.
Antik çağda kemik zarlar bulundu…
Genlerimizde kazanma tutkusu, kanımızda kumar aşkı yatar.

Kolay kazanma isteğiyle uyuşmasak, dolandırılır mıydık?

Journalist: Genetik hırslarımıza nasıl karşı koyabiliriz?
Baran: Robotik düşünerek… Bir makine davranışıyla…
Biz duygusalız, oysa piyasalar cansızdır.
Makineler duygusuzdur ve rasyonel düşünürler.

Balıksan denize güvenme, sular çekilince karada sürünürsün;
sümsük kuşu kanatlarına güvenme, suya dalınca debelenirsin.
Sabır acıdır, meyvesi tatlıdır…

Journalist: Haklısınız. Kriptoda birikimim var diye, ellerimi havadan indirmedim ve her gün dua ettim.
Baran: Ne kadardı?

Journalist: Bir Litecoin.
Baran: !

Şimdi sen “artsın” diye dua ediyorsun, bu işe girmeye cesareti olmayanlar “düşsün” diye beddua ediyor.
Her gün intizar atanlar var. Bunu komik buluyorum.
“İnşallah kebapçıda elini silmen için getirilen ıslak mendil kuru çıkar.”
bedduasına benziyor.

🎵 Tesla parelendi, kripto düştü. 🎶
🎶 Yetiş ya Elon Musk, yetiş ya Elon. 🎵

*

Journalist: Bana millet kaybedince zarar ettirmeyen,
herkes kazanırken yükselen bir kripto önerebilir misiniz?

Baran: Hem Usdt gibi kaybettirmesin, hem BNB gibi çok kazandırsın istiyorsun…

Osmanlı zamanı bir hatun, zıbık almak için Kapalı Çarşı’da bir dükkana girmiş.
Ustaya;
“Bana öyle bir zıbık ver ki, tul-i Arabi (Arap uzunluğunda), kutr-i Kürdi (Kürt kalınlığında),
nefaset-i Türki (Türk nefisliğinde) olsun.” demiş.
Adam,
“Ablacım öylesini bulsam ben kendi g*tüme sokucam,” demez mi. 🙂

*

Journalist: Peki sizce ne olacak bu işin serencamı?
Baran: Ne camı len?  Isıcam mı?

Journalist: “Akıbet” demek istedim.
Baran: Öyle desene… İlla bi eski Türkçe olacak, illaki bi saatler ayarlanacak. 🙂

Denizde yüzerek nafakasını çıkaran köpek balığı
ve suyla gelen yiyeceği bekleyen kaderine razı midye.
Seçim sizin…
Midye olan, az kaybeder, az kazanır…
Köpek balıklarıyla yüzen çok kaybeder, çok kazanır.

Kehanet ya da kahve falı değil, bilimle konuşuyorum:
Herkes uzun vadede bu paraları kullanmaya meyyal olacak.
Akıllı telefonlara ayak direyenleri hatırlayın.

“Radyonun geleceği yok.” – Lord Kevin
İskoçyalı Fizik Bilgini 1898

“Televizyon altı ay içinde piyasadan silinecek.
İnsanlar her aksam böyle bir kutuya bakarsa canları sıkılır.”
Daryik F. Zanuck – Twenty Century Fox’un Baskanı 1944

“İnsanların evlerinde bilgisayar bulundurmaları için bir neden göremiyorum.” – Kenneth Olsen
Digital Equipment Corp.’un – Bilgisayar Firması Başkanı 1977

Journalist: Ama param düştü diye kahroluyorum!
Baran: Üzülme dünyanın sonu değil, sadece bu yazının sonu…

Doktrin: “Benim bir Allah kuruşu bile kripto param yok.” – Asrın Liderimiz