Eğer Türkiye’de yaşıyorsan ve ateistsen istediğin gibi ölme şansın bile yok! Geçenlerde internet gazetesinden öğrendik haberini…
Çocuk intihar etmeden önce video çekmiş; “Tüm organlarımı bağışlamak istiyorum. Bedenimin kalan kısmını üniversitede öğrenciler ‘kadavra’ olarak kullansınlar. Daha sonra kalan parçaları kuşlara, diğer hayvanlara ve böceklere versinler. Vücudumdan kalan olursa yakılsın ve küllerim rüzgarda savrulsun.”
İyi, güzel. Peki sonra ne oldu?.. Babası normal bir cenaze töreniyle hocaya dua okutarak defnetti gitti. Yani yaşadığında inanmadığı dine öldükten sonra inanmış(!) oldu.
Çünkü mahalle baskısı ve mütedeyyin kesimin gücünü arkasına alan güruh, seküler sınıfın isteklerine asla saygı duymaz. Kendilerine gelince dinlerine saygı duyulmasını isteyen madrabazların tavırları, inançları inanmayanların alanlarını kısıtladıkça özgürlüğün yalnızca Fransa’nın Amerika’ya hediye ettiği bir anıttan ibaret olduğunu kanıtlar niteliktedir.
Kendi taptığı dine biat etmeyene tahammül edemez. Ancak dini ile ilgili kimseyle tartışacak kadar bile iki satır bilmez. Karşısındaki adamın bildiklerini de dinlemez. Ateist ona örnekler verdikçe çok inandığı kendi dinini ondan daha iyi tanıyan ateist karşısında dili tutulmuş meczuba dönüp saçmalamaya başlar. “Akıllısını bulup tartışalım.” desen sana hocayı gösterecek; sen de ona bunu göstereceksin: “Deliye sormuşlar ‘en akıllınız kim?’ demiş ki ‘şu öndeki s*ki ipli!’.”
Aynısı bize de yapılmadı mı? Babam da öldüğünde istedikleri çocuğun istekleriyle aynıydı. Ama uygulanamadı. Akrabalarımızın gönlünün kalmaması için bu yanlışa biz de çanak tutmuş olduk. Ölen nasıl olsa öldüğünü bilmeyecek, kalanlar ise cenazeleri istedikleri gibi gömülmezse ömür boyu üzüleceklerdi. Diyeceksiniz ki “E öldükten sonra ne fark eder ki? Nasıl olsa gömüldüğünü bilmeyecek.” Doğru. Madem fark etmez o zaman gömmeyelim. “Fark etmeme” seçimi her iki olasılık için de geçerli değil mi? Her konuda ama en azından ölürken istenen ufacık özgürlük yalnızca müslümanların imtiyazında mı?
Konu Küba’nın başkenti Havane olunca özgürlükten söz etmemek olmazdı. Özgürlükten konu açılmışken değerli sanatçı Barış Atay’ın güzel konuşmasını anımsamamak hele hiç olmazdı!..Doktrin: “Özgürlük döndüğünde ben de döneceğim.” – Victor Hugo
Related posts
Kategoriler
- ★ sinek ilacı (29)
- ★★ kötü (99)
- ★★★ güzel (111)
- ★★★★ önerilen (77)
- ★★★★★ şaheser (26)
- didaktik (26)
- eylencelik (23)
- film (1)
- hayat kanunları (19)
- hikaye (148)
- kitap (155)
- kokucuk dosyası (50)
- korona günlükleri (4)
- Parfüm (383)
- röportaj (3)
- tefrika (19)