İlk onuncu saniyede onu koklamam “Ouuvv güzel!” dememe neden oldu. Rendelenmiş limon kabuğu. Turunçlar. Soyulmuş bitki kökleri. Ağaçtaki yaprağı koparıp elinizde yırttığınızda ortaya çıkan çimensi koku. Tuzlu deniz suyunun havadan vuran köpüklü serinliği. Pembe biber. Yemeklik ince kabağın kabuğunu soyarken ortaya çıkan o koku.
Orta notalara gelindiğinde alttan amber başladı. Kışın sobaya atılan kahverengi kabuklu, tozlu dalları andırıyor odunsuluğu. Çok üst kalite odunlar yok! İçinde bir Serge Lutens ya da By Kilian odunları yok. Üstteki aldehitler hala bırakmadı. Orta notada olmamıza karşın sırayı tanımıyorlar. Şu anki haliyle serin bir yaz kokusu gibi. Kışa hem ıslak hem soğuk kalacaktır. Tişörtle sık sık, takım elbiseyle çok ender kullanılabilecek bir yapıda. Ekşi yapısıyla kadın kullanımına uygun olduğunu sanmıyorum. Denemek için küçük boyunu aldığım kokunun kendim Chanel – Allure Homme Sport Extreme’ini kullanıyorum. Bir şişesini dört yıldır bitiremedim. Birbirlerine yakın olmalarına karşın kardeş Extreme abisi Sport’a göre daha sert bir koku. Sedire yakın bir odun var. Evet! Ama gerçekten karabiberli burun büken bir sedir yok. Elbette tüm tasarımcıların notaları birbiriyle aynı olamaz. Birisinin farklı kokan sediri diğerinde çok daha değişik kokabilir. Doğadaki bitkilerde de bu böyle. Hiçbir şey birbirinin aynısı zaten değildir. Yalnız Jacques Polge gibi bilinen bir burnun tanımlanması güç bir sedir kullanması şaşırttı. Sedir: Tanımsız. Karabiber: Bende hiç yok.
Sonlara gelindiğinde hoş bir odunsu baskınlığında tatlı bir kokuya büründü. Böyle hindistan cevizli güneş kremi gibi kokuyor. Kestaneli pastanın kreması gibi kokuyor. Sonları o kadar güzel ki; sırf sonları için bile denenmeli. Ekşilik ve acılık geri çekildi. Kardeşi Extreme versiyonu daha sert ve acı. Yalnız aklınıza maskülen, eski kafa parfümler gelmesin. Sertliği o şekilde değil. Daha yoğun acılık ve ekşilikle harmanlanmıştı Extreme. Tonka fasulyesi çok yumuşatmış parfümü. Bu his bana beyaz balı hatırlattı. Biraz amber, ama oldukça hafif. Böğürtlen, ama kesinlikle çok tatlı değil, ekşi olanlarından. Vetiver ve miski tanımlayamadım. Ancak okuyarak fark edebildim. Vetiver çok hafif. Kabe samanı temalı keskin parfümler gibi beklemeyin. Beyaz misk zaten çok hafif ve temizlik hissiyatı veren bir kokudur. Amber ve vanilyayı andıran tonkanın ardına saklanan misk beni şaşırtmadı. Kokunun kalıcılığı yüksek. Denemeye başladığımda ve bitirdiğimde fikirlerim tezat oldu. Ben daha kötü bir parfümle karşılaşmayı umuyordum. Ön yargımı kırmış oldu. Her mevsim kullanılabilecek incelikli bir parfüm.
Pozitif:
1) Yapay deniz temalı parfümlere nazaran hem ferah, hem gerçekçi bir serinlik hissiyatı.
Negatif:
1) Çoğu net olsa da bazı elementler düşük kaliteli, bazıları ise hiç yok!Notalar:
Üst: Aldehitler, Mandalina, Portakal, Su notaları.
Kalp: Karabiber, Portakal çiçeği, Sedir.
Baz: Tonka fasulyesi, Vetiver, Amber, Beyaz misk.
Tip: Aromatik, Narenciye, Sucul, Tatlı, Odunsu.
Cinsi: Maskülen
Üretim: Yeni Formül
Çıkış Yılı: 2004
Koku rengi: Gri
Referans: Sulu Neroli
Konsantrasyon: Eau de Toilette
Parfümör: Jacques Polge
Doktrin: “Başkalarının yolunda yürüyenler ayak izi bırakamazlar.” – Braunon
Related posts
Kategoriler
- ★ sinek ilacı (29)
- ★★ kötü (99)
- ★★★ güzel (111)
- ★★★★ önerilen (77)
- ★★★★★ şaheser (26)
- didaktik (29)
- english (8)
- eylencelik (23)
- film (1)
- hayat kanunları (19)
- hikaye (149)
- kitap (156)
- kokucuk dosyası (50)
- korona günlükleri (4)
- Parfüm (383)
- röportaj (3)
- tefrika (19)