Kaliteli yeşil limon kabuğu. Kabe samanı. Acı yeşil limonlu dondurma buharı. Altta amberi andıran yağlı bir yapı var. İleride karşımıza çıkacaktır.
Orta notalara gelindiğinde öyle güzel bir tatlılık kullanılmış ki şapka çıkarmamak elde değil. Benim burnuma gelen limonlu sorbe ve beyaz bal oldu. Mandalina suyu. Hafif çınar ağacı kokusu.
Sonlara gelindiğinde paçuli ve begamotumsu deri esintisi. Sert, siyah ve köseleli deriden ya da yağlı kurban derisinden farklı elit ve yumuşak bir deridir kendileri. Herod’daki kadar olmasa da güzel bir soğuk vanilya.
Guerlain – Vetiver’deki temiz, pürüzsüz etkiler bu parfümde de var. Koku olarak benzemiyorlar ancak net ve temiz kokan yanları benzer.
Sayfanın altında “Notalar” bölümünü okursanız fark edersiniz; bu parfümdeki neredeyse her notayı hiç okumadan burnumla bildim. Üstelik bugün çok da iyi koku aldığım günümde değilim. İşte çok iyi kalite pürüzsüz parfümlerde nota tutturma oranım yükseliyor. Bu koku da onlardan.
Bugün yeni formülünü denediğin Habit Rouge’u sizlerle paylaştım. İleride vintage olan eski, reformüle olmamış sürümünü de koklamak istiyorum. Takip edenler onu da okurlar. 25 yaş üzeri erkeklere uygun bir koku. Net ve pürüzsüz, akıyor adeta. 5* alamama nedeni abartılan limon acılığı. Ancak o bile ekşi ve rahatsız edici değil. Kadın kullanımına pek uygun değil.Pozitif:
1) Çok pürüzsüz, çok net; kullandıkça kendinizi temiz ve ferah hissedeceksiniz.
2) Notalarda ne yazıyorsa size koklatır. Ben buna çok değer veriyorum.
Negatif:
1) Limonsu etkiler kabul edilenin biraz üstünde.Notalar:
Üst: Yeşil limon, Turunç. (ck: yeşil limon, kabe samanı)
Kalp: Paçuli. (ck: limonlu sorbe, beyaz bal, mandalina suyu, çınar)
Baz: Deri, Benzoin, Vanilya. (ck: bergamot, paçuli, deri, vanilya)
Tip: Turunçlu, Fresh, Oryantal, Baharatlı, Pudralı, Tatlı, Odunsu.
Cinsi: Maskülen
Üretim: Yeni Formül
Çıkış Yılı: 1965
Koku rengi: Kırmızı
Referans: Ballı Limon
Konsantrasyon: Eau de Toilette
Parfümör: Jean-Paul Guerlain
Doktrin: “İnsan kendi bedeninin ağırlığını, hareket ettirmek istediği her yabancı cisminkinden farklı olarak, nasıl duyumsamaksızın taşırsa, aynı şekilde kendi kusurlarını ve kötülüklerini değil, ötekilerinkini fark eder yalnızca.” – Arthur Schopenhauer
Related posts
4 Comments
Bir Cevap Yazın Cevabı iptal et
Kategoriler
- ★ sinek ilacı (29)
- ★★ kötü (99)
- ★★★ güzel (111)
- ★★★★ önerilen (76)
- ★★★★★ şaheser (25)
- didaktik (26)
- eylencelik (23)
- hayat kanunları (18)
- hikaye (148)
- kitap (155)
- kokucuk dosyası (50)
- korona günlükleri (4)
- Parfüm (381)
- röportaj (3)
- tefrika (19)
Yaşanılan gerçeklik o kadar net betimlenmiş ki hikâyede… Azmi, yılmamayı, o körpe karanlık dünyasında verdiği mücadeleyi, bir küçük çıkış yol için tek başına verilen savaşı öyle çok şey kamçılamaya yetiyor ki en ufak firede hayata küsenlere inat bir silkelenme ve ders olsun dedim okurken… Sonlarına doğru belli ki yaşanılanları küçük bir sorundan kabul ederek eğlenceli hâle bağlanması da yine erdemin bir örneği aslında… İçimdeki burukluğun seviyesi had safhadaydı fakat bitime yakın bir o kadar da gülme aldı beni… Klasik dizi seremonisi trajikomikliğini o kadar güzel tiye almışsınız ki hayran kalmamak mümkün değil.
Bu derinden etkileyen, bir şeyler öğretirken aynı zamanda da eğlendiren hikâye için sonsuz teşekkürler. Bng serisi kesinlikle tamamını okumayı hak eden, ders alınması gereken harika bir hikâye demeti… Emeğine sağlık anosmi.
'Abi, içerideki 150 Euro depozito parasını kira olarak bu ay kullanır mısın? Ben kafeyi açınca sana vereyim. Kiramız gecikti ve ben mahcup oldum." Çok şaşırdı, gözleri doldu. "Hayır, harcamayacağım. Sen ne zamanki dükkanını açtın ben kiramı o zaman alırım. Boş duvarlara kira almamın anlamı yok!" İşte böyle adamlarla ticaret yapmak istiyordum.'
"Göğsümden kelebekler göğü yararak yükseldi. Belki kanat çırpışlarıyla pasifikte dev dalgalar yarattılar."
BNG26, "sakın geç kalma, erken gel."
Sözlerin kiyafesiz kaldığı bir hikaye daha gerçek mi gerçek insanın kanı donuyor ne mahçup ne mütevazi en yücesi de ne şikayetsiz bir yaşanmışlık.
İnsan hiç mi tıkanmaz hiç mi umutsuzluğa kapılmaz nasıl bir güç var içinizde onca şey varken hiç şikayet etmemek azme sevgiyle masumca tutunmak bakıp kalıyorum size.
Kelebek etkisi film müziği, kırmızı renk, resimler, öykü ve parfümün kokusu… Her şey birbirini tamamlamış. Bir bütünü oluşturmuşlar, bu bütünün gerçek parçası hangisi merak uyandırıyor aslında… Yaşananlar sanırım bir adım öne geçiyor. Herkesin okuması gereken bir başarı öyküsü, bizlerle paylaştığınız için teşekkürler anosmi…